İklim Kanunu ve Nükleer Enerjinin Önemi
TBMM'de kabul edilen İklim Kanunu'nun Türkiye'nin enerji ve çevre politikalarında tarihi bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma
TBMM'de kabul edilen İklim Kanunu'nun Türkiye'nin enerji ve çevre politikalarında tarihi bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Demirak, "Nükleer enerji, Türkiye'nin sıfır emisyon hedefine ulaşmak, iklim krizi ile mücadele için stratejik güçtür. Akkuyu NGS, bu dönüşümün hem çevresel hem de teknolojik kalbidir. Bugün atılan adımlar, yarının iklim güvenliğini, enerji arz güvenliğini ve ekonomik bağımsızlığını belirleyecek" dedi.
Prof. Dr. Demirak, TBMM'de kabul edilen İklim Kanunu'na ilişkin yaptığı değerlendirmesinde "Sera gazı emisyonlarını azaltmak, iklim değişikliğine uyum sağlamak ve yeşil dönüşüm finansmanını sağlamak amacıyla hazırlanan bu düzenlemeler, karbon nötr enerji kaynaklarının önceliklendirilmesini zorunlu kılıyor. Bu çerçevede yenilenebilir enerjiyle birlikte nükleer enerji, Türkiye'nin Paris Anlaşması kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmesinde vazgeçilmez hale geliyor" ifadelerine yer verdi.
'AKKUYU NGS, İKLİM KANUNU'NUN HEDEFLERİYLE BİREBİR ÖRTÜŞÜYOR'
Prof. Dr. Demirak, İklim Kanunu'nun Türkiye'nin 2053 net sıfır emisyon hedefine yasal zemin sağladığını vurgulayarak şunları söyledi:
"Akkuyu NGS, İklim Kanunu'nun temel hedefleriyle birebir örtüşüyor. Akkuyu NGS, sadece bir enerji yatırımı değil; çevresel sürdürülebilirlik ve teknoloji hamlesidir. Tam kapasiteye ulaştığında yılda yaklaşık 35 milyon ton karbondioksit emisyonunu engelleyecek. Bu, Türkiye'nin elektrik sektöründen kaynaklanan toplam emisyonlarının yüzde 7–8 oranında azaltılması anlamına geliyor."
Akkuyu NGS'nin devreye girmesinin, sadece Mersin ve çevresinde değil, Türkiye genelinde hava kalitesinin iyileşmesine katkı sağlayacağının altını çizen Prof. Dr. Demirak, "Fosil yakıtlı termik santrallerin neden olduğu partikül madde, SOx, NOx gibi kirleticilerin azalması, bölgedeki çevre ve halk sağlığı açısından büyük önem taşıyor" diye konuştu.
'NÜKLEER ENERJİ, DÖNÜŞÜMÜN DE ANAHTARI'
Prof. Dr. Demirak, nükleer enerji yatırımlarının yalnızca çevresel değil, aynı zamanda ekonomik ve teknolojik bir dönüşüm sağladığını belirterek, "Akkuyu NGS, yüksek teknolojiye dayalı kalkınma modelinin somut bir örneğidir. İnşaat, mühendislik, metalurji, otomasyon ve kontrol sistemleri gibi birçok alanda know-how transferi sağlayarak yan sanayinin gelişmesi için büyük bir potansiyel oluşturuyor. Akkuyu NGS'nin bölgeye önemli katkıları oluyor. Mersin, bu yatırımla birlikte yalnızca bir liman kenti olmanın ötesine geçerek Türkiye'nin nükleer AR-GE üssü ve yüksek teknolojinin yeni merkezi haline gelebilir" dedi.
'TÜRKİYE, ÇEVRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKTEN ÖDÜN VERMEDEN ENERJİ DÖNÜŞÜMÜNÜ HIZLANDIRIYOR'
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Ramazan Özkan ise, TBMM'de kabul edilen İklim Kanunu ile Enerji ve Madencilik Kanunu düzenlemelerinin, yenilenebilir enerji kaynaklarının önemini daha da artırdığını söyledi.
Dr. Özkan şunları söyledi:
"Bu düzenlemeler, Türkiye'nin net sıfır emisyon hedefi ve yeşil büyüme vizyonu doğrultusunda hem çevresel hem de ekonomik dönüşüm için kritik bir yol haritası sunuyor. Enerji, su ve hammadde verimliliği; elektrifikasyonun yaygınlaştırılması, temiz teknolojilerin geliştirilmesi ve sıfır atık sistemlerinin kurulması artık devlet ve özel sektör için ortak bir sorumluluktur. Bu yaklaşım, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde bir dönüm noktasıdır. Türkiye, çevresel sürdürülebilirlikten ödün vermeden enerji dönüşümünü hızlandırıyor."
'AKKUYU NGS SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE TEKNOLOJİNİN YENİ ADRESİ'
Dr. Özkan, değerlendirmesini şu sözlerle sonlandırdı:
"Akkuyu NGS, yalnızca enerji üretimini değil, aynı zamanda ekolojik sürdürülebilirliği gözeten teknolojik bir örnek. İleri güvenlik sistemleri ve çevresel izleme teknolojileri sayesinde hem enerji arz güvenliği sağlanıyor hem de Mersin ekosisteminin korunmasına önem veriliyor. Türkiye'nin enerji portföyünü çeşitlendirerek karbonsuz enerji üretimine ve teknolojik gelişime katkı sağlanıyor. Mersin'de bugüne kadar yapılan güneş ve rüzgar enerjisi yatırımları, bölgenin doğal çeşitliliği gözetilerek hayata geçirildi. Yenilenebilir enerji ve nükleer enerji yatırımlarıyla daha temiz, daha güvenli ve daha sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerliyoruz."
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Teknoloji, Politika, Ekonomi, Türkiye, Sağlık, Akkuyu, Enerji, Çevre, Son Dakika
Son Dakika › Ekonomi › İklim Kanunu ve Nükleer Enerjinin Önemi - Son Dakika
Benzer Haberler
Çin'den Proaktif Maliye Politikası Açıklaması
Bakan Yardımcısı İnan Kayseri OSB'yi Ziyaret Etti
SİBERAY ile Siber Suçlara Karşı Bilinçlendirme
Bahçeli'den çok konuşulacak çıkış: Bana kalsa yarım saatte kapatırım
Yeşilli'nin Enerji Altyapısı Yenilendi
Batman'da Yasa Dışı Bahis Operasyonu
TOGG T10F, Ayvalık'ta görüntülendi!
Uzayda Göz Mikrobiyomu İnceleniyor