İkizlerin Genetik ve Davranışsal Bağlantısı
İkizler hep insanlarda merak uyandırmıştır. İkizler olağan soruları çok iyi bilir... "Telepatik güçleriniz var mı?" "Birbirinizin acısını hissediyor musunuz?" "Hiç birbir
İkizler hep insanlarda merak uyandırmıştır. İkizler olağan soruları çok iyi bilir...
"Telepatik güçleriniz var mı?"
"Birbirinizin acısını hissediyor musunuz?"
"Hiç birbirinizin yerine geçtiniz mi?"
İki farklı birey olsalar da bu kadar birbirine benzeyen iki insana yönelik merak antik mitolojiye, müziğe, filmlere ve edebiyata ilham verdi.
İkizler aynı zamanda bilimin de ilgisini çekti.
İkizler genetiğimiz ve çevremizin özelliklerimizi ve davranışlarımızı nasıl etkilediği konusunda çalışmalar yapmak için müstesna fırsatlar sunuyor. Bizi biz yapan doğa mı, yetiştirilme tarzımız mı?
İki tip ikiz var. Birbirine benzemeyen, aynı anda meydana gelen ve iki farklı sperm tarafından döllenen çift yumurta ikizleri bunlardan biri. Tıpkı normal kardeşler gibi genlerinin ortalama yarısını paylaşırlar.
Tek yumurta ikizleri ise iki embriyoya bölünen tek bir sperm ve yumurtanın döllenmesinden oluşuyor. Yani genlerinin neredeyse tamamını paylaşıyorlar ve sıklıkla birbirlerine benziyorlar. Bu tür ikizler çok nadir ve her bin doğumun sadece yaklaşık üçünde görülüyorlar.
Kendisi de çift yumurta ikizi olan Prof. Nancy Segal tüm kariyerini bunu araştırmaya adamış bir isim. ABD'deki California State Üniversitesi'nde davranışsal genetikçi ve psikolog. Üniversitedeki İkizler Araştırmaları Merkezi'nin yöneticisi.
Prof. Segal "İkizler zekadan koşu hızına, kişilikten boy ve kiloya her türlü özelliğe dek genetik ve çevresel etkileri incelememizi sağlıyor" diyor.
Tipik ikiz araştırmalarında genelde tek yumurta ikizleri, çift yumurta ikizleriyle kıyaslanıyor.
Tek yumurta ikizleri belirli bir karakter özelliğinde birbirlerine benziyorsa, bu durum genetiğin bu özelliğin oluşmasında bir tür rol oynadığını gösteriyor.
Boyumuzun, kilomuzun hatta zekamızın şekillenmesinde genetiğin rol oynaması sürpriz olabilir.
Fakat ikizler üzerine yapılan çalışmalar genlerimizin aynı zamanda en kişisel özelliklerimiz ve davranışlar üzerinde rol oynadığını da ortaya koydu.
Prof. Segal "İkizler çok sayıda farklı davranış konusundaki araştırmalarda kullanıldı: dindarlıktan sosyal davranışlara, idam cezasına destek verip vermediğinizden, uyuşturucu kullanımına ve ne kadar yatırım yaptığınıza kadar" diyor.
Örneğin ABD, Hollanda ve Avustralya'da yapılan araştırmalar tek yumurta ikizlerinin din konusunda çift yumurta ikizlerine kıyasla daha çok aynı tavrı paylaştığını tespit etti. Özellikle de yetişkinlik dönemlerinde. Bu da genlerin inançlarımızda rol oynadığını gösteriyor.
Prof. Segal genlerimizin bizi Tanrıya inanmaya sevk etmediğini, daha çok zeka ve duyarlılık gibi bizi buna yöneltebilecek daha karmaşık özelliklerimizi etkilediğini kaydediyor.
Prof. Segal'ın araştırmasındaki en çarpıcı sonuçlar, nadiren birlikte büyümemiş olan tek yumurta ikizleri üzerine çalışmalara dayanıyor.
"Biri kişilik olarak. Çarpıcı bir bulgu saldırganlık ve ne kadar geleneksel davranıldığı alanlarında…Birbirinden uzak büyüyen tek yumurta ikizleri, birlikte büyümüşler kadar birbirine benziyor. Bu da kan bağıyla birlikte yaşayan insanlardaki birbirine benzemenin ardındaki itici gücün paylaşılan ortam değil, genetik etkiler olduğunu söylüyor."
Prof. Segal'ın yaptığı araştırmalardaki en ünlü örneklerden biri doğumun ardından birbirinden ayrılmış ikizler Ann Hunt ve Elizabeth Hamel'e odaklanıyordu.
78 yılla en uzun süre ayrı yaşayan ikizler alanında Guiness Rekorlar Kitabına girmişlerdi. İngiltere'de doğan, büyüyen ve yaşayan Ann'in araştırmaya başlamasından sonra, Elizabeth'in yaşadığı ABD'de yeniden biraraya gelmişlerdi.
Çalışmanın sonuçlarına göre Ann ve Elizabeth bir dizi kişilik özellikleri paylaşıyordu ve her ikisi de Jim adlı erkeklerle evlenmişti.
Diğer araştırmalardan gelen sonuçlar biraz daha garip.
"Garip alışkanlıklar ve davranışlar da tekrarlanıyordu. Örneğin, bir tek yumurta ikizi belli bir İsveç markası diş macunu kullanıyordu. Birbirlerinden ayrı büyüyen bir diğer tek yumurta ikizi de yedi yüzük, yedi bileklik ve bir saat takıyordu.
Fakat ortak davranışlar bunlarla da kalmıyor.
Prof. Segal "Bir başka tek yumurta ikizi bileklerine lastik bant takıyordu ve hem tuvalete gitmeden önce hem de sonra ellerini yıkıyordu. Belki de mikroplara çok duyarlılardı ve temizliğe çok önem veriyorlardı" diyor.
Birbirlerinden ayrı büyüyen bir İskoç tek yumurta ikizi de kızarmış ekmeklerini dörde bölüp, sadece üç parçayı yiyordu. Prof. Segal'a göre bu da yediklerine dikkat ettiklerine ve tabaklarındaki her şeyi yemediklerine işaret ediyor.
Prof. Segal "Bu olanlar rastlantının olmadığını gösteriyor. Hepimizin garip alışkanlıkları var ama bunlar durduk yere ortaya çıkmıyor, bir dereceye kadar bizi yansıtıyor" diye konuşuyor.
İkizlerin benzer davranışlarına ilişkin garip bir vaka ABD'nin Minnesota eyaletinde yaşandı. Her ikisinin de adı Jim olan ikizler doğumda ayrılmış ve 39 yıl sonra yeniden karşılamışlardı. Karşılaştıklarında garip bir şekilde benzer hayatlar sürdükleri anlaşıldı.
Her ikisi de Linda adlı kadınlarla evlenmiş ve her ikisi de ikinci evliliklerini Betty adlı kadınlarla yapmıştı. Her ikisinin de Toy adlı bir köpekleri ve James Alan adlı oğulları vardı. Her ikisi de tırnak yiyor ve aynı sahillerde tatil yapıyordu.
İkizler Minnesota Üniversitesi'nden Dr. Thomas Bouchhard'ın araştırmasına konu olmuşlardı. İkizler hiç temasları olmamasına karşın, kişilik testlerinde de çok benzer sonuçlara imza atmıştı.
Bu sıra dışı örnekler şu soruyu gündeme getiriyor. Seçimlerimizde ve davranışlarımızda sandığımız kadar irade sahibi miyiz?
Prof. Segal "Bir şeylerin genetik etkisinde olmamız irade sahibi olmadığımız anlamına gelmiyor" diyor.
Boşanmayı tamamen genetikle belirlenmeyen ve hayatımıza büyük etkisi olan olaylar arasında gösteriyor.
Peki genetik boşanmada nasıl bir rol oynuyor?
"Büyük ihtimalle zor kişilikler, inatçılık ve bu tür şeyler. Fakat genleriniz size boşan demiyor! Boşanma kararını siz veriyorsunuz. Dolayısıyla özgür iradenin herhangi bir şekilde etkilendiğine inanmıyorum."
Prof. Segal'a göre asıl önemli olan kesin bir çerçevede düşünmemek.
Kişiliğimiz ve özelliklerimiz değerlendirildiğinde, bizi olduğumuz insana dönüştüren tek bir kaynak yok.
Prof. Segal "İnsanlar bizi tamamen çevremizin şekillendirdiğini düşünmeye eğilimlidir. Fakat bence bu bir yanlış anlama" diyor.
BBC Dünya Servisi Radyosu'nda yayınlanan CrowdScience programından.
Teknoloji, Edebiyat, Genetik, Son Dakika
Son Dakika › Teknoloji › İkizlerin Genetik ve Davranışsal Bağlantısı - Son Dakika
Benzer Haberler
İkizlerin Genetik ve Davranışsal Bağlantısı
2025 BİGG Spor Ödülleri Sahiplerini Buldu
Bakan Kacır, BİGG Spor Ödülleri Töreni'nde konuştu Açıklaması
Bigg Spor Ödülleri Sahiplerini Buldu
Eski Buz Çekirdeği İklim Araştırmalarına Işık Tutacak
Yerli Taktik Ürünler IDEF'te Tanıtıldı
Güneş Enerjisi Zorunluluk Olacak
BAU'da Yapay Zeka Dönüşümü